CES’te heryerde yapay zeka vardı, gerçekten yapay zeka olmasa bile :)
Yapay zekanın fazlası, yapay zekanın gelişimi için iyi değil.
Selamlar herkese, ben de herkes gibi CES (Consumer Electronics Show (CES), her yıl Ocak ayında Las Vegas, Nevada’da Consumer Electronics Association tarafından düzenlenen tüketici elektroniği fuarı) heyecanla bekleyen o teknoloji okur yazarıyım.
CES etkinliği, teknoloji dünyasının en çarpıcı ve inovatif gelişmelerini tanımlayan bir platform olarak bilinir. Bu yıl fuarın merkezinde yapay zeka (YZ) vardı ve birçok ürün bu etiketle pazarlandı. Bu durum tam olarak bu yazıyı yazma sebebim oldu. Etkinlikteki yapay zeka odaklı yeniliklerin gerçekten bu tanıma uyup uymadığını sorgulamak ve artan YZ markalamasının getirdiği potansiyel sorunlara ışık tutmak ve kişisel favorilerimi iletmek adına kısa bir yorumdur bu yazı. :)
Yazı İçeriği ;
-Giriş
-CES ve Yapay Zeka - CES Yapay Zeka için Çıkarımlar,
-Üretken Yapay Zeka ve Geleneksel Yapay Zeka’ya Dair Analizler
-CES Favorilerim ve Özellikleri
şeklinde ilerleyecektir.
Bu yılki CES, yapay zekanın hakim olduğu bir yıl oldu. Büyük dil modeli destekli sesli asistanlardan Rabbit R1'e ( kişisel favorim ) kadar, her yerde duyduğumuz ve okuduğumuz teknoloji yapay zekaydı.
Belki CES’te yapay zekanın yılı olabilir, fakat bu “yapay zeka” özelliklerinin birçoğu bir süredir mevcut — sadece şirketlerin yapay zeka markalamasına şimdiye kadar kucak açtığı bir dönem.
Yapay zeka, halkın bilinçaltına girdi: onu bir ürünün içerisine koymak havalı ve modern, şirketlerin iddialı ve ileri görüşlü olduğunun bir göstergesi. Bu da maalesef terimin herkesin bildiği şekilde tam anlamıyla yapay zeka olmasa bile her alanda benimsenmesine yol açtı.
Giderek daha fazla şirket algoritma içeren her şeyi yapay zeka olarak yeniden adlandırdıkça, samanı buğdaydan gerçek öğrenmeyi basit algoritmalardan nasıl ayırmamız gerekiyor?
Ve daha da önemlisi, bu, yapay zekanın yapabileceklerinden fazlasına söz verilmesine ve potansiyel beklentilere yol açmıyor mu?
Şirketlerin yapay zeka reklamından ve isminden faydalanmak istemeleri anlaşılır bi durum.
Yeni ürünler üretken yapay zeka kullansın ya da kullanmasın, bir şeyin üzerine yapay zeka etiketi yapıştırılması o özelliğin yeni ve heyecan verici olduğu izlenimini verir durumda. Üretken yapay zeka hâlâ büyümenin her şeyde kullanılma ve entegre edilmeye (throw-it-at-everything phase) aşamasında. İnsanlar teknolojiyi ne kadar ileri götürebileceklerini ve hayatı ne kadar değiştirebileceğini görmek ve anlamak istiyorlar. Bunun hayatlarında ve sosyal düzende en büyük farkı yaratacağına inanmak istiyorlar.
Bu yüzden Walmart’ın alışveriş listenizi doldurmak için yapay zeka modellerini kullanmasından, otomobil şirketlerinin sürücülere konuşacak bir şey vermek için ChatGPT’yi panele sıkıştırmasına kadar her şeyi görüyoruz.
Üretken Yapay Zeka Geleneksel Yapay Zeka’ya Dair Analizler
Gartner analistlerinden Arun Chandrasekaran, bunun birçok şirket için normal olduğunu ancak yapay zekanın aslında ChatGPT’ye benzemediği şeklinde düşünülen bir ürünün tüketicilere aşırı vaatlerde bulunma riski taşıdığını söyledi.
Chandrasekaran, “Artık üretken yapay zeka ile diğer yapay zekanın bu alanı biraz karıştırabilecek bir birleşimi var” dedi. “Pazarlamacılar, insanların beklediği gibi olmayan bir şeyin reklamını yaparken kendi ayaklarına kurşun sıkıyor olabilirler.”
İyi ya da kötü, çoğu insan yapay zekanın üretken yapay zekayla (daha spesifik olarak ChatGPT) eşanlamlı olduğuna inanıyor. Bu, bir tüketicinin yapay zeka markalı bir ürünü kullanması durumunda, bu ürünün insan gibi “düşünen” bir chatbot ile aynı şekilde davranmasını beklediği izlenimini oluşturmuş oluyor.
Bu, aynı derecede etkileyici olan diğer yapay zeka formlarını kullanan ürünlere yönelik bir zarardır. Samsung’un Ballie’si veya LG’nin AI ajan robotu gibi CES’te dolaşan robotların çoğu (bu kesinlikle bir yapay zeka ajanı değil; AI aracıları, uçuş rezervasyonu yapmak veya bir restoranda masa bulmak gibi görevleri yapabilen, genellikle bir tür sohbet robotu olan AI yazılımına atıfta bulunur.), zekii sevimli ve iyi bir endüstri ve mühendislik harikalarıdır. Ancak bunların varlığı, büyük dil modellerinin yükselişinden çok, robot bilimindeki ve hatta bilgisayar görüşündeki ilerlemelerle ilgilidir. (Örneğin Samsung’un Ballie’yi eğitmek için LLM kullanıp kullanmadığını bilmiyoruz).
Ve geçmişin gözdesi şuanın duyulmayan sesi makine öğrenmesi-machine learnning var. Yapay zeka uzmanları, generatif yapay zeka ve onun birçok versiyonunu besleyen temel modellerin sadece makine öğrenmesinin gelişiminin bir sonraki aşaması olduğunu savunacaklardır lakin artık kimse makine öğrenmesinden bahsetmiyor veya bahsetmek istemiyor.
Eski ve “geleneksel” olarak kabul ediliyor olsa da CES’deki desen-örüntü tanıma özelliklerinin birçoğunu beslediğine ve güç verdiğine eminim.
“Teknoloji yaşam döngülerinden geçiyor ve evet, yapay zekanın çözeceğini düşündüğü birçok sorunu çözdüğünü görmedikten sonra insanların vaatleri konusunda hayal kırıklığına uğradığı bir noktaya gelebiliriz. Ancak işte o zaman pek çok iyi inovasyonun ve daha uygun kullanım senaryolarının ortaya çıktığı bir nokta olabilir,” diyor Chandrasekaran.
İlerleyen yıllarda, sohbet botu veya güçlü bir büyük dil modeline ihtiyaç duymayan özellikler ve ürünler de göreceğiz. Ancak bu yıl CES’te henüz gerçekleşmedi. Henüz :)
CES Favorilerim ve Özellikleri
Bu yıl Vegas’ta en ilginç olduğunu düşündüğüm şeylerden sadece birkaçı;
- Rabbit R1 — Tavşan R1 .
En azından benim için yılın şu ana kadarki en ilgi çekici aygıtı. Tatlı görünümlü, Teenage Engineering tarafından tasarlanmış, şaşırtıcı derecede ucuz bir yapay zeka cihazıdır.
Bir akıllı telefon uygulamasından daha fazlasına sahip olabilir miyiz? Rabbit ile galiba evet. Büyük Eylem Modeli ( Rabbit , ChatGPT benzeri bir geniş dil modeli yerine , Rabbit OS’nin “Büyük Eylem Modeli”ne dayandığını ve onu uygulamalar için bir tür evrensel denetleyici olarak tanımlayabilmemin en iyi yolunun olduğunu söylüyor)
Bir gizlilik felaketi mi? Tek bir arayüz üzerinden müziğinizi kontrol edebilir, size bir araba sipariş edebilir, yiyeceklerinizi satın alabilir, mesajlarınızı gönderebilir ve daha fazlasını yapabilir olması kişisel hayatımızı nasıl etkiler şuan için bilmiyorum.
Tehlikesi ve potansiyeli üzerine daha fazla konuşmayacak olursam bu cihazı diğer bazı yapay zeka aygıtlarından çok daha ilgi çekici buluyorum.
- Honda Sıfır Serisi
Bu araba konsepti bana alışmış olduğum Honda araçlarından çok farklı ve yenilikçi biraz da batman esintili geldi. Honda’nın arabaları daha büyük ve kamyonlara uygun hale getirmek yerine (cybertruck elendin canım ) daha hafif ve şık hale getirmenin yollarını aramasını, gelecekten geliyor imajını sevdim. Ortaya çıkarsa sürmek çok isterim…
- Ballie
Projektörler bu CES’in ana kahramanlarından biriydi ve dönen bir yapay zeka asistanı / projektör / robot arkadaşı olan Samsung’un Ballie’si bir nevi kalbimi çaldı. Hala kimsenin evinizde bir robota ihtiyaç duymanız gerektiğine dair iyi bir açıklama yaptığından veya sizi ikna ettiğinden emin değilim (ben zaten iknayım), ancak Ballie şu ana kadarki en iyilerden biri.
- Xreal Air 2 Ultra . Apple CES’te değildi ve Vision Pro hâlâ Vegas’ta en çok tartışılan şeylerden biriydi. Yinede realityler için Xreal’in harika bir süreçte olduğunu düşünüyorum. XReal Ekranları gözlüklere dönüştürüyor ve bu ekranlara giderek daha fazla özellik veriyor. 699 $’lık Air 2 Ultra’lar teknoloji açısından büyük, harika uygulamalar açısından ise küçük bir gelişme ancak bu durum hızla değişebilir diyebiliriz.
- Movano’nun Evie Yüzüğü . Victoria Song’a katılıyorum: Bu yıl akıllı yüzüğün yılı .Sağlık odaklı bazı etkileyici özelliklere sahip olan ve kadınlar için özel olarak tasarlanan Evie Ring oldukça etkileyici bir cihaz kandaki oksijen, kalp atış hızı, aktivite ve adet döngüleri gibi sağlık ölçümlerini takip ederken verileri bağlamsallaştıran basitleştirilmiş bir uygulamaya sahip olacak. Amaç, sonunda yapay zeka destekli içgörüleri dahil etmek. Güzel görünüyor ve parmaklarınız şiştiğinde yüzüğün esnemesini sağlayan akıllı bir tasarıma sahip. Nolur benim olsun.
- LG’nin şeffaf televizyonu LG Signature OLED T’nin videosunu gördüğümden beri rüyalarımda. Bu baş döndürücü bir teknoloji; üzerinde film izleyebilir ve onu gerçekci sanal bir akvaryuma dönüştürebilirsiniz. Ama hepsinden önemlisi, bu bir konsept değil: LG’nin bu yıl içinde satışa sunacağı gerçek bir ürün olacak. Elbette, TV muhtemelen asla karşılayamayacağım bir fiyat etiketine sahip olacak.
Bu ürünlerden en az birinin asla piyasaya çıkmayacağına bahse girerim. (Ballie ve Honda muhtemelen hiçbir zaman evlerde ya da sokakta göremeyeceğimiz favoriler.)
Ancak buradaki trendler gerçekten ilginç: arabalar sıfırdan yeniden düşünülüyor, ekranlar bizi takip etmeye başlıyor ve herkes yeni bir tür araba bulmak için çabalıyor. Akıllı telefon veya saat olmayan cihazlar ortaya çıkıyor. Bunlardan herhangi birinin gerçekten yaygınlaşıp kullanılacağını takip etmek heyecanlı benim için.
Sonraki yazılarda görüşmek üzere!
Lütfen bana bu konuda yazmaktan çekinmeyin, her zaman bir mesaj uzağınızda olacağım.
Beni Linkedin ve Twitter hesaplarımdan da takip edebilirsiniz!🐞